:36:00
Onu becermiyorum.
:36:10
Burayı sen mi düzenledin? Burada
harika bir bahçe yaratmışsın.
:36:16
Fransız dostunla ilgili
detaylara sonra girersin.
:36:19
- Lütfen.
- Annem buna bayılırdı.
:36:23
Annemden söz etmişken tahmin et.
Annemle babam New York'a taşınıyor.
:36:27
- O güzel evi neden bırakıyorlar?
- Taşınıyorlar.
:36:30
- Babama yeşil dünyadan söz ettim.
- Yeşil çevreciler.
:36:34
Her neyse, bundan söz edince
sana ve arkadaşlarına her tür...
:36:39
- bitkiyi verebileceğini söyledi.
- O güzel ağaçlar da dahil mi?
:36:42
- Ağaçları, bitkileri, her şeyi.
- Bu harika.
:36:46
Babanın o bitkilere çok düşkün
olduğunu sanıyordum.
:36:48
Bir dakika. Bir problem var.
Annem bunu kabul etmiyor.
:36:52
Ama sen onunla konuşursan
belki fikrini değiştirir.
:36:57
Yemek muhteşemdi.
:37:00
- Evet öyleydi.
- Hayır, sıradan bir yemek.
:37:04
- Bronte, sen bir şey yemedin.
- Bu yemekler tarzım değil.
:37:07
- O kuş yemi seviyor.
- Bu kadar yağ sağlıklı değil.
:37:11
Bence kendine biraz daha
hoşgörülü davranmalısın.
:37:14
İçmesen olur mu?
:37:17
Uzun süredir evli bir çift gibisiniz.
:37:20
NasıI tanıştınız?
:37:23
Kucağımda bir sürü paketle
yolda yürüyordum.
:37:27
Bu uzun bir hikaye.
Sonra anlatsam olur mu?
:37:30
- Yapmam gereken bir sürü iş var.
- Sorun değil.
:37:33
- Önce şarabınızı bitirin.
- Mersi.
:37:39
- Tanıştığımıza sevindim.
- Ben de sevindim.
:37:42
Görüşürüz.
:37:47
Muhteşem biri.
Bunu söyleyebilirim.
:37:50
Phil'den hiç hoşlanmazdım.
Çok budalaydı, Tanrım.
:37:54
Phil'le hala çıkıyoruz.
:37:57
Özür dilerim. Çok utanıyorum.
Yani Phil'i severim.