That Thing You Do!
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

:26:00
Yardýmcý olabilir miyim?
:26:03
Sen davulcusun, deðil mi?
:26:05
Dün gece Villapiano'nun Yeri'nde
dinlediðim grubun davulcusu.

:26:09
Evet, benim.
:26:12
- Phil Horace.
- Guy Patterson.

:26:18
Plaklarýmýzdan almak ister misiniz?
Ýndirimdeler.

:26:21
Daha fazla vaktini almak istemem.
Büroma gelir misin, lütfen?

:26:29
Biliyorsun, Guy, grubunuzun iyi
yönlerinden biri

:26:32
güzel, doðal, ham bir kalitesinin olmasý.
:26:37
- Bu hoþuma gidiyor.
- Teþekkür ederim.

:26:40
Söyleyeceðim, ben bu isi biliyorum.
Ve bu zirveye çýkacak bir plaktýr diyorum.

:26:48
Bak, zirveye çýkacak plak iyi bir güveç
gibidir.

:26:52
Tüm malzemelerin birlikte kararýnda
piþmesi gerek yoksa çorba olur.

:26:58
- Bira için çok erken deðildir umarým.
- Susamýþtým.

:27:01
- Bundan emin deðilim.
- Bu standart menajerlik sözleþmesi.

:27:04
Ben iyi iþ yaparsam,
siz para kazanacaksýnýz diyor.

:27:07
- Parayý nasýl kazanýyoruz?
- Nasýl?

:27:09
Kilisenin Gençlik Gecelerine, paten
pistlerinde danslara mý çýkacaðýz?

:27:14
Steubenville, Youngstown, Pittsburgh
gibi yerlerde rock'n'roll gösterileri.

:27:19
- Gerçekten mi?
- Pittsburgh mu?

:27:22
- Steubenville mi?
- Evet.

:27:25
Peki, “That Thing You Do” þarkýsýný
radyoda dinlemek hoþunuza gider mi?

:27:29
- Evet. Buna bayýlýrým.
- Tabii.

:27:32
O zaman bana býrakýn.
Size garanti de vereyim.

:27:34
Bu albüm bir hafta içinde,
en fazla on gün içinde

:27:38
radyoda yayýnlanmazsa, anlaþmayý
yýrtacaðýz ve menajerliðim bitecek.

:27:44
Bilmiyorum. Müziðimle ilgili herhangi
bir belgeyi imzalamak istemiyorum.

:27:51
Deli misin? Güzel bir karavandaki bir
adam þarkýmýzý yayýnlatmak istiyor.

:27:57
Bana kalem verin. Ýmzalýyorum.
Ýmzalýyoruz.


Önceki.
sonraki.