1:31:13
Üzgünüm, Henry.
1:31:21
Doðrusu þu ki, Bendrix...
1:31:25
...hep biliyordum.
1:31:29
Baþkasýyla olduðunu biliyordum.
1:31:33
Ama sen olduðunu
hiç düþünmemiþtim.
1:31:39
Tuhaf olan þu ki...
1:31:42
...sen olduðun için memnunum.
1:32:03
Bu üzücü olaya raðmen sizi gördüðüme
sevindim. Ölenle ölünmüyor.
1:32:09
Gözlediklerini hep bu
noktaya kadar izler misin?
1:32:13
O çok iyi bir bayandý, efendim.
1:32:15
Parti gecesi, bana bir
kadeh likör vermiþti.
1:32:18
Güney Afrika likörü mü?
1:32:21
Bilemem, efendim.
1:32:23
Onun gibilere rastlamak çok zor.
1:32:25
Oðlum artýk hep
ondan bahsediyor.
1:32:28
Oðlun nasýl, Parkis?
1:32:31
Bugün biraz üzgün olsa da,
olaðanüstü iyi, efendim.
1:32:35
Onun bir Katolik gibi
defnedileceðini düþünmüþtü.
1:32:38
Neden böyle birþey düþündü ki?
1:32:40
Gençler iþte, efendim,
kendilerine özgü düþünceleri var.
1:32:43
Kabul etmeme raðmen,
açýklayamýyorum.
1:32:46
Neyi?
1:32:49
Randevusu olduðu o gün,
oðlumu metroya götürmüþ.
1:32:53
Kaybolduðunu sanmýþ,
ona bir jeton verip...
1:32:57
...özürlü yanaðýndan
öpmüþ, efendim.