:46:02
Nereye gidiyorsun?
:46:04
Eþyalarýný karýþtýrmýyordum.
Ben sadece--
:46:07
Sütyenimi dikmek için iðne iplik arýyordum.
:46:12
Üzerindeki bu koku.
:46:16
Bunu senin için aldým.
:46:19
Dickie hakkýndaki þeyler--
:46:21
Çok fazla þey var.
:46:25
O , geçen gün geç saatlerde
Roma' dan döndüðünde,
:46:29
Sana söylemek
istediðim þeyler vardý.
:46:30
Baþka bir kýzla beraberdi.
Meredith' ten bahsetmiyorum.
:46:34
Barda tanýþtýðýmýz diðer kýz.
:46:37
Beþ dakika bile sadýk kalamazdý.
:46:40
Bu nedenle onun söz vermesi,
:46:42
bizim verdiðimiz sözlere...
:46:44
benzemiyor.
:46:47
Dickie' nin kendi gerçekleri var,
ve hepsine inanýyor.
:46:51
Yalan söylüyor,
boyuna yalan söylüyor.
:46:54
Ve yaptýðý þeylerin
yarýsýnýn bile farkýnda deðil.
:46:58
Bugünse,
:47:01
gerçekten Freddie' yi öldürmüþ
olabileceðini düþünmeye baþladým.
:47:05
Ýnsanlar ona karþý
çýktýðýnda deliriyordu.
:47:08
Eh, bunu biliyorsun.
Bunu biliyorsun.
:47:11
Bunu biliyorsun.
:47:14
Ýnsana þaka gibi geliyor, Marge.
:47:16
Seni sevdim.
:47:18
Anlamýþsýndýr, Marge.
Seni sevdim.
:47:20
Bilmiyorum, belkide
bunu þimdi söylemem garip,
:47:22
bir parça kaðýda yaz...
:47:25
ve yaðmurlu bir günde
okumak üzere cüzdanýna koy.
:47:28
"Tom beni seviyor. Tom beni seviyor."
:47:32
- Dickie' nin yüzükleri neden sende?
- Sana söyledim.
:47:34
- Onlarý bana verdi.
- Neden? Ne zaman?
:47:37
Söylediklerimi dinlemedin galiba.
:47:40
Sana inanmýyorum.
Sana inanmýyorum.
:47:43
- Tamamýyla gerçek.
- Ýnanmýyorum...
:47:46
söylediðin en küçük bir söze bile.
:47:50
Titriyorsun, Marge.
Kendine bak.
:47:53
Marge, sana sarýlabilir miyim?
:47:56
Sarýlmama izin verir misin?
:47:58
- Marge?