:18:01
Sanatek kelime etmeyen
o konuþan papaðan ile yaþýyorsun.
:18:04
Asla yapmaz.
Beni hiç sevmedi.
:18:07
Yalnýzca Emily'ye
bir þeyler söyler.
:18:10
Hatta ona kapýdan girdiðinde,
geliþini bildirmesini öðretmiþti.
:18:16
Tatlým.
Tatlým, ben geldim.
:18:19
Onu satmalýsýn, Joe.
Ondan kurtul.
:18:23
Ona takýldým kaldým.
:18:25
Ona kuþu sonsuza kadar tutacaðýma
söz verdim, ve hatta vasiyetime
:18:28
bana bir þey olduðunda ona güvendiðim birinin
bakmasýný istediðimi de ekledim.
:18:33
Yapar mýydýn?
:18:36
Yapar mýydýn?
:18:37
Ah, hayýr. O senin sözün
dostum. Benim deðil.
:18:43
Ona verdiðim sözlerle
yaþamam gerekiyor.
:18:47
- Yapmam gereken tek þey var.
- Tamam, güzel.i.
:18:51
Bilmem gereken baþka
sözler de var mý?
:18:53
Yalnýzca bir tane, ama onunla da
ben kendim ilgilenmeye baþladým...
:18:57
bugünden itibaren.
:18:59
Selam Joe.
Hugh.
:19:02
- Sohbetimizi ciddiye aldýðýný umuyordum.
- Aldým.
:19:06
Joe'yu olanlardan sonra birkaç ay izin
almasý konusunda ikna ettim.
:19:10
- Doðru mu, Joe?
- Emily'ye çocuklarýna
bakacaðýma dair söz verdim...
:19:13
Onkoloji kliniðindekilere,
ama gittiðinden beri yapmadým.
:19:16
Bunun iyi bir gün olacaðýný
düþünmüþtüm.
:19:19
Altý aydan sonra?
Onkolojide?
:19:22
Kaç tane kaldýðýný bilmiyorum,
ama Emily için ise, sorun yok.
:19:30
Aþaðýlýk herif.
Uzaklaþmalýydýn, Joe.
:19:33
Gidebileceðin bir yer yok mu?