:14:00
Çin çayý mý Ýngiliz çayý mý istersin?
:14:02
Çin.
:14:03
Bu þeyi nasýl
içtiðini bilmiyorum.
:14:06
Onu bir cesette buldum. Kafamý
tamamen açtý.
:14:09
Onu okumalýsýn.
:14:11
Ruhun için ilaç, Okwe,
:14:17
Guo Yi,
bugün ben de birþey buldum.
:14:19
Otel odasýnýn birinde,
:14:21
tuvalette birisinin
kalbini buldum.
:14:27
Bir kalp. Ýnsan kalbi.
:14:30
Sadece sana söylüyorum çünkü
sen mantýklý bir adamsýn.
:14:34
Belki bir açýklamasý vardýr.
:14:43
Belki kýzlardan biriyle olan
bir adam kalp krizi geçirdi.
:14:46
Odalar da boþtu,
:14:48
ve ispanyol çocuk
cesetten kurtulmak istedi..
:14:50
- Oteller ölü insanlardan neret eder.
- O saðlýklý bir kalpti.
:14:54
Yani patronun haklý.
Onlarý birisi getirdi.
:14:57
- Kim insan organlarýný taþýr ki?
- Pek çok insan.
:14:59
- Bir örnek ver.
- Ben, tamam mý? Ben.
:15:01
Bunu her zaman yapýyorum.
:15:03
Ýþimi eve götürüyorum.
:15:05
Söylediðim þey þu, þayet,
tuhaf biri olsam yapardým.
:15:09
Ve burasý tuhaf bir þehir.
:15:12
Neden birisi bir insan
kalbine bunu yapar ki?
:15:15
Bu kulaðýma
soru gibi geldi.
:15:17
Buradaki onbir yýlýmýn ardýndan
hiç soru sormam,
:15:20
ve artýk mülteci belgem var.
:15:22
Sen yasadýþýsýn, Okwe.
Burada bir pozisyonun yok.
:15:26
Hiç birþeyin yok.
sen hiçbirþeysin.
:15:30
Sen dýþarý çýk.
Ben haplarý getirmeye gideceðim.
:15:35
Stick to helping people
who can be helped.
:15:55
Taze mal.
:15:57
Teþekkürler.