1:05:01
- Biz ayrýmcýlýk örneklerini hor gürürüz.
- Teþekkürler, Mayor.
1:05:09
Tenis ayakkabýlarýna biraz olsun
bulamýyorsun deðil mi, adamým?
1:05:27
Evet, ben, Filko'yum. Deðiþiyorum.
1:05:33
Pusuda bekliyorum.
1:05:37
Bir civan arýyorum.
Gerçek bir erkek... senin gibi.
1:05:44
Ne yaptýðýmýzý biliyormusun.
Denizciyi mi oynamak istiyorsun?
1:05:49
- Columbus ikinci kaptan.
- Hiç te komik deðil!
1:05:53
Bunlar beni hasta ediyor...
Ama yasalar çiðneniyor.
1:05:59
Yasalarý hatýrlýyorsun, deðil mi?
1:06:09
- En azýndan bir noktada hem fikiriz.
-Nedir o?
1:06:15
Tutti-fruttis make me sick, too.
1:06:26
Bayan Benedict, walsh
Ulmer & Brahm için çalýþtýnýz.
1:06:31
- Ayný zamanda Walter Kenton için de?
- Doðru.
1:06:37
Yüzünüzde ve kollarýnýzda AIDS'ten
kaynaklanan yaralarý biliyor muydu?
1:06:44
Kesinlikle, Bütün ortaklara söyledim.
1:06:48
Walter Kenton bundan sonra
size nasýl davrandý?
1:06:53
Ne zaman karþýlaþsak,yüzünde
o ifade vardý.
1:06:59
"Aman tanrým!" ifadesi. ,
"Aman tanrým o kadýn AIDS'li" deki gibi.