Legends of the Fall
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

:09:00
Çok güzel bir kýz William.
:09:03
Ama korkarým, ailesini kaybetmek
onu kýrýlgan biri yapmýþ.

:09:08
Bazen bu dünyada çok yalnýzlýk çektiðini
düþünüyorum.

:09:13
Ama artýk kendine yeni bir aile buldu,
deðil mi?

:09:16
Almanya,
Hýrvatistan'daki kargaþadan yararlanarak...

:09:19
tüm uygar dünyayý tehdit eden...
:09:22
Samuel! Bu dünyanýn iþlerini tartýþýrken
''uygar'' kelimesine hiç yer yok.

:09:28
Annem, sosyal reformculara
yakýnlýk duyduðunu söylemiþti.

:09:33
-Bu bir hastalýkmýþ gibi konuþuyorsun!
-Hayýr, tam tersi. Sana tamamen katýlýyorum.

:09:37
Anneniz bana Býçak Yarasý'ndan bahsetti.
Büyük bir savaþçýymýþ galiba.

:09:41
Evet. Kanýt olarak bir yerlerde
bir torba kafa derisi saklýyor.

:09:45
Ama endiþelenme, artýk babama sadýk.
:09:50
Daha doðrusu, birbirlerine sadýklar.
:09:52
-Ýngilizce konuþabiliyor mu?
-Býçak mý? Ýngilizce mi?

:09:55
Ýngilizce konuþarak kendini alçaltmaz.
Deðil mi Býçak?

:10:00
Ama dikkatli ol, çünkü çok iyi anlar.
:10:05
Ýþte Tristan.
:10:26
-Oralarda seni beslemiyorlar mý?
-Pek sayýlmaz.

:10:34
-Kokuyorsun.
-Beni özledin, deðil mi?

:10:38
-Akþamdan kalma mýsýn?
-Hala sarhoþum.

:10:43
Göz kamaþtýrýyor, deðil mi?
:10:46
Demek Tristan bu.
:10:51
Peki o Ýngilizce konuþabiliyor mu?
:10:55
Tanrý aþkýna!

Önceki.
sonraki.