Love Actually
Önceki.
göster.
yer.
sonraki.

:25:01
Fakat eþler, sevgililer vs. olabilir.
:25:06
Tanrým, dar tiþört giyen
bir sevgilin yok, deðil mi?

:25:11
Hayýr. Ökseotunun çevresinde takýlýp
biri tarafýndan öpülmeyi bekleyeceðim.

:25:17
Ciddi misin?
:25:19
Evet.
:25:30
Artýk tüm zamanýný odasýnda geçiriyor.
Þimdi de oradadýr.

:25:34
Bunda olaðandýþý bir þey yok.
Benim korkunç oðlum...

:25:37
Bernard?
:25:38
Bernard odasýndan çýkmaz ki.
Tanrýya þükür.

:25:42
Evet, fakat Karen, o sürekli odasýnda.
:25:46
Korkarým, gerçekten bir sorun var.
:25:50
Meselenin annesi olduðu açýk,
:25:52
Tanrým, gözyuvarlarýna
eroin enjekte ediyor olabilir.

:25:57
On bir yaþýnda mý?
:25:59
Pekala, gözyuvarlarýna deðil belki.
Belki sadece damarlarýna.

:26:03
Sorun þu ki, onunla
hep annesi konuþurdu...

:26:09
Bilemiyorum, üvey babasý olmam,
:26:14
hiç bu kadar önemli olmamýþtý.
:26:16
Dinle, asla kolay olmayacak.
:26:21
Sabýrlý ol.
:26:23
Odasýnda iðne olup olmadýðýna bak.
:26:26
Sonunda odasýndan çýktýðýnda,
aðlamýþ olduðu belli oluyor.

:26:39
Bu, anlamsýz bir kayýp.
:26:43
Bu olay Sam'in de
hayatýný mahvedecek...

:26:47
Ne yapacaðýmý bilmiyorum.
:26:50
Kendini topla.
:26:53
Kimse haným evlatlarýndan hoþlanmaz.
:26:55
Sürekli aðlarsan
kimse seninle yatmaz.

:26:58
Evet, kesinlikle.

Önceki.
sonraki.