:10:00
Þu sýralar ders verdiðim kuruluþ...
:10:04
Missisipi Üniversitesi'nden...
:10:07
bir yýl izin aldým; tutkum -bu çok mu þiddetli
bir sözcük bilemiyorum ama-...
:10:12
Rönesans Müziði çalýþmalarýmý
yürütebilmek için.
:10:15
Bu dönem müziðini yapan bir topluluk
çalýyor ve onu yönetiyorum.
:10:20
Rönesans ve ayný dönem müziðini çalýyoruz.
:10:24
Enstrümanlarýmýzla,
o dönemin müziðini--
:10:29
Dur bakalým,
müzik grubun mu var senin?
:10:34
''Grup'' lafý bu baðlamda,
garip duruyor.
:10:39
Biz, birlikte çalan bir
''ensemble''yiz.
:10:43
Müziðimizin doðasý,
bu söylediðiniz...
:10:47
''grup'' sözcüðüne
bir anlamda ters düþüyor.
:10:51
Yani kalça sallatma þeyi
yapmýyorsunuz.
:10:55
Ahlaklý insanlarý çýldýrtacak
bir þey bu.
:10:58
Hayýr, hayýr. Biz
Yüce Tanrý...
:11:03
için bestelenmiþ eserler
çalýyoruz...
:11:08
dini müzik, kilise müziði.
:11:12
- Gospel mi?
- Tabi gospellerden de esinleniliyor.
:11:17
Rönesans ve Rokoko
artýk pek raðbet görmüyor.
:11:21
Demek Rokoko,
sanýrým bu sorun deðil.
:11:24
Ama provalarýmýzý yapabilmek için,
size bir þey sormak zorundayým.
:11:30
Kileriniz var mý?
:11:41
Evet, evet.
:11:44
Bu, cezbedici görünüyor.
:11:47
- Duvarlar çok eski.
- Kesinlikle...
:11:49
sesin yayýlýmýný güçlendirir.