:27:05
Bak, sen ne istersen yap.
:27:07
Ben buradan toz oluyorum.
Doðru bir motele gidip...
:27:10
birkaç gün yataktan çýkmayacaðým.
:27:13
Kahretsin, öldü mü?
:27:17
Ha? Öldü mü?
:27:21
- Ölmedi.
- Peki nesi var?
:27:24
Zannediyorum bayýldýt.
:27:27
Ödümü patlattý.
Öldüðünü düþünmüþtüm.
:27:31
Onu hastaneye götürmezsek,
kesin ölecektir.
:27:34
Ne yapacaðýz?
Onu hastaneye götüremeyiz.
:27:39
Týbbi müdahele olmadan,
bu çocuk geceyi atlatamaz.
:27:43
Karnýndaki o kurþun
benim hatam.
:27:45
Bu senin umrunda olmayabilir
ama benim çok umrumda.
:27:49
Herþey sýrasýyla, tamam mý?
Ýlk iþ buradan çýkmak. Daha fazla kalmak büyük aptallýk olur.
:27:53
Peki ne öneriyorsun?
Bir otele gitmeyi mi?
:27:55
Yanýmýzda kurþun yarasý olan biri var,
yürüyemiyor, kurban edilmiþ koyun gibi baðýrýyor.
:27:59
Ve uyandýðýnda aðrýdan,
baðýrýp duruyor.
:28:03
Herhangi bir fikrin varsa söyle.
:28:05
Joe ona yardým edebilir.
:28:07
Joe ile temasa geçebilirsek,
Joe onu bir doktora götürebilir.
:28:11
Veya buraya bir
doktor getirebilir.
:28:14
Diyelim Joe'ya güvenebiliriz,
onunla nasýl temasa geçeceðiz?
:28:18
Burada olmasý gerekirdi ama deðil.
Bu da beni hala endiþelendiriyor.
:28:22
Diyelik geldi, bizimle pek
gurur duyacaðýný zannetmiyorum.
:28:26
Joe bir soygun planlamýþtý
ama þimdi bir katliama bulaþtý.
:28:28
Ölü polisler, ölü soyguncular,
ölü siviller...
:28:32
Bize ve durumumuza pek kulak
vereceðini sanmýyorum.
:28:34
Onun yerinde olsam, koyabildiðim
kadar mesafe koyardým aramýza.
:28:42
Sen buraya gelmeden
önce Mr. Orange...
:28:45
kendisini hastaneye
götürmemi istedi.
:28:50
Bu, onu polislere teslim
etmek gibi bir þey ama...
:28:54
yapmazsak,
ölecek.
:28:56
Bana yalvardý.
Joe gelene kadar sabretmesini söyledim.
:28:59
Peki o zaman.
Onu hastanenin önüne býrakalým.