1:07:00
Konuþmalarýmýzda tutarlý
olmak adýna kullandýðýmýz
1:07:03
bazý biçimlendirmeler vardýr...
1:07:09
Üzgünüm Glenmorangie deðil.
1:07:11
Scotch olduðu sürece sorun yok.
1:07:15
Beyaz dostlarýn seni terk etti.
1:07:21
- Öyle görünüyordu.
- Merak etme.
1:07:24
- Ben seninle ilgilenirim.
- Bunu duyduðuma sevindim,
1:07:26
çünkü bizim için birkaç polis
ayýrýp ayýramayacaðýnýzý merak ediyordum.
1:07:30
Bizi korumasý için, efendim.
1:07:31
- Polisler çok meþgul, Paul.
- Evet bunun farkýndayým.
1:07:34
Ama Sabena'nýn baþkanýyla
son görüþmemde bana,
1:07:38
Belçika mülkünü korumaya
yardým eden her kim olursa,
1:07:41
onun ödüllendirileceðini söylemiþti.
1:07:44
Ne yapabileceðime bakacaðým.
1:07:46
Ýzninizle bir saniye, efendim.
1:07:50
Bütün biralarýmýz nereye gitti?
1:07:52
Efendim, Gregoire bira aldý.
1:07:56
Ne kadar bira?
1:07:58
Çok.
1:08:03
...resepsiyona iniyor
ve bana þöyle diyor,
1:08:06
"Kýzlarý nasýl istersin?"
1:08:09
Ýþte bizim hamamböceði müdürümüz.
Her zaman kýç yalar.
1:08:18
General...
1:08:21
Gelmeniz beni memnun etti.
1:08:23
Bilmeniz gerektiðini düþündüðüm
bir þeye kulak misafiri oldum.
1:08:26
Ne duydun?
1:08:27
Amerikan Elçiliði görevlisiyle,
BM Albayý arasýndaki konuþmaydý.
1:08:31
Ne diyorlardý?
1:08:33
Amerikalý, albaya her þeyi
izledikleri konusunda güvence veriyordu.
1:08:36
Nasýl? Hepsi gitti, Paul.
1:08:37
Casuslarýyla. Uydularla.
1:08:43
Amerikalýlar.
1:08:45
Ah Gregoire!
1:08:51
Bilirsiniz, size hayraným General.
1:08:53
Böyle bir çýlgýnlýðýn ortasýnda bile
adamlarýnýzýn hâkimiyetini nasýl elde tutuyorsunuz?
1:08:56
- Ben güçlü bir adamým, Paul.
- Sizin gibi olmak isterdim.